Talmud karşıtı suçlamalar, engizisyoncuların Yahudileri ve Yahudiliği kötülemeye çalıştıkları 13.yüzyılda dönemine dayanan uzun bir tarihe dayanır [bkz. 1. Cilt. sayfa 150-185 Yitzchak Baer, “A History of Jews in Christian Spain” (Hristiyan İspanya’da Yahudi Tarihi)]. Raymond Martini ve Nicholas Donin gibi nefret dolu vaizler tarafından toplanan ilk derleme, bugün Talmud aleyhindeki tüm suçlamaların temeli olmaya devam etmektedir. Çoğu yanlıştır ve bağlamdan koparılan alıntılara dayanır, bazıları ise tümüyle türetilmiş iddialardır. [bkz. Baer, Raymond Martini’nin düzmece yaptığı kanıtlanmıştır.] 17 Haziran 1242 tarihinde hem Papa hem de Fransa kralı tarafından verilen emirle Paris’teki tüm Talmudlar, 10,000 ciltten oluşan İbranice el yazması kitap yakılmıştır. (Daha fazla bilgi için: “Disputation of Paris”)
Bugün internette bu eski suçlamaların birçoğunun yeniden yapıldığını görüyoruz ve umarım bu site, hataları düzeltmek ve gerçek alıntıları göstermek için faydalı olur.
Talmud aleyhindeki suçlamalar dört kategoriye ayrılabilir [bkz. Hyam Maccoby, “Judaism on Trial” (Yargılanan Yahudilik) sayfa 23-38]:
[1] Talmud kendisini Kutsal Kitap’tan daha kutsal kabul eder.
[2] Talmud, İsa ve Meryem’e hakaret eden bölümler içerir.
Bu iki suçlama temelden anlamsızdır. Çünkü, varsayalım Yahudiler’in Talmud’u Kutsal Kitap’tan kutsal kabul ediyor olması, Hristiyanları neden ilgilendirsin? İnançlı her Hristiyana göre, diğer her din zaten yanlış ve Hristiyanlığa sözde küfür değil midir? Talmud, niçin Hristiyan dini yazını içerisinde tartışılmaktadır? Elbette, herhangi bir Yahudi kitabı Hristiyanlığa göre küfürdür çünkü; Yahudilik İsa’nın Mesih olmadığını bilmektedir.
[3] Talmud’da mantıksız ve ahlaksız ifadeler vardır.
Üçüncü suçlama, Yahudilerin de üzerinde düşünmesi gereken bir konu ile ilgilidir. Bir Yahudi, saçma yorumlar içeren yapan bir kitaba inanmalı mıdır? İşin aslı şudur: Talmud’da var olduğu iddia edilen mantıksız ifadeler bazen yoktur, ama genellikle alegoriktir. Talmud ve onunla ilgili literatür, çok çeşitli hikayeler ve alegorik sözler anlaşıldığı takdirde, hayatın gizemlerine ışık tutar. Bununla birlikte, kasten veya kasti olmadan doğru tercüme edilmediklerinde veya bağlamlarından koparıldıklarında mantıksız görünürler.
Dov Zlotnick, Saul Lieberman’ın “Yahudi Filistin’de Yunanca” kitabına Giriş bölümü (1994), sayfa 20.
İlk bakışta tuhaf görünen rabbinik metinler, doğru bir şekilde anlaşıldığında oldukça sıradan hale gelebilir. Lieberman’ın Talmud’dan bir bölümle ilgili olarak popüler bir ulusal yayın tarafından çağrıldığını hatırlıyorum. Programı telefonla arayan ve bir konuyu araştıran kişi için bu bölüm aptalca görünüyordu. Konusu, bir rulo ile bir belge tomarı arasındaki fark ve her bir borçlanma notunun diğeri ile ilişkili olarak nasıl yerleştirileceği idi. Profesör bölümü açıklamayı bitirdikten sonra, telefonla arayan kişi şaşırmış halde “Ama, bu mantıklı!” dedi. “Elbette,” dedi Profesör.
“Peki, bu durumda..” dedi arayan kişi, “Bunu kullanamam.”
[4] Talmud’un ırkçı ve Yahudi olmayanlara karşıt yasaları vardır.
Talmud’da da olduğu gibi, Yahudi kanunları, Yahudi olmayan kişilere, her insanın Tanrı’nın benzeyişinde yaratılmış olması nedeniyle saygılı davranır. Mülkleri ve yaşamları onurlandırılır ve Talmud’dan yapılan (yanlış) alıntılara orijinal dilinde ve bağlamında bakmak gereklidir.
Tüm ilgili bölümleri hem orijinal İbranice ve Aramice dilinde ve çevirisi ile göstereceğim. Ayrıca Talmud’un diğer bölümlerinden konular hakkında başka açıklamalar getirerek daha dolu bir içerik sunacağım. Tüm alıntıları gördükten sonra uygun bir karar verilebilir. Aynı zamanda Yahudi yorumcuların ve yasa bilginlerinin bu bölümleri tarih boyunca nasıl anladıklarını da göstereceğim.
Bir okuyucu, bu sözlü alıntıların ırkçı olduğuna inansa bile, Yahudiler onları her zaman farklı şekilde anladıysa, bu durumda Yahudiler ırkçı olarak kabul edilemez. Birileri Talmud’un sözlerini nefret dolu göstermek için tercüme etse bile, Yahudiler Talmud’u daima içerisinde nefret olmayan bir şekilde her zaman anlayıp uyguladıysa, bu iddialar anlamsızdır. Asıl çalışma, Yahudilerin ve Yahudiliğin üzerindeki (iddia edilen şekilde ırkçı) Talmudik etkiyi bulmak ve Talmud sonrası literatürü inceleyerek bu Talmudik etkinin ırkçı olup olmadığını açıkça göstermektir.
Talmud ırkçı veya Yahudi olmayanlara karşı mıdır? Elbette hayır. Ama Talmud, evrensel bir manifesto da değildir. Sadece Yahudilik dinine mensup olanlar için yazılmış dini bir metindir. Yahudiliği diğer dinlere göre desteklemekte ve hem tümüyle Yahudi bir toplumda hem de karma bir toplumda nasıl yaşayacağına dair kurallar koymaktadır. Yahudi olmayan bir topluma saygı duymayı sürdürürken, canlı Yahudi topluluklarının nasıl oluşturulacağını da yasalaştırır. Talmud, Yahudi dininin sürekliliği ile, bir yandan tüm insanlığa saygı gösterirken, bir yandan da binlerce yıldır azınlık statüsü taşıyan ve daima sayıca az kalmış Yahudilerin hayatta kalması ile ilgilenmektedir.
Yahudi toplumunun asla kendi toplumu dışındakileri insanlık dışı bir görmediğini göstereceğim. Yahudi olmayan toplumlara daima saygı duyulur ve hakları güvence altına alınır.
Talmud’un bilgeliği, Yahudiliği binlerce yıldır sürdürmüştür ve belki de bu başarısı, bu kadar kıskançlık dolu nefreti doğurmuştur.
Kaynak: Gil Student
Kitap tavsiyesi: Rabbi Aaron Parry, “Talmud Nedir?”