Kabalat Tora

Main Menu

  • Soru-Cevap (Tümü)
  • Kavramlar (Tümü)
  • Kitap (Tümü)
  • Video (Tümü)

logo

Header Banner

Kabalat Tora

  • Soru-Cevap (Tümü)
  • Kavramlar (Tümü)
  • Kitap (Tümü)
  • Video (Tümü)
  • Öznellik [38]

  • Bağ’ın Merkezi [37]

  • Ham neden yaptı? [36]

  • Ham ne yaptı? [35]

  • İki Rol [34]

Soru-Cevap
Home›Soru-Cevap›[Avram] Tanrı’ya inandı ve [Tanrı] bunu onun adına doğruluk saydı.

[Avram] Tanrı’ya inandı ve [Tanrı] bunu onun adına doğruluk saydı.

By Gökhan Duran
7 May 2020
467
0
Share:

Tora, Yaratılış 15:6’da şöyle der:

 

[Avram] Tanrı’ya inandı ve [Tanrı] bunu onun adına doğruluk saydı.

 

Hristiyan Kitab-ı Mukaddes Çevirisi, yukarıdaki ayette “doğruluk” olarak tercüme edilen kelimeyi “iyilik, dürüstlük, iyi huylarla süslenme” anlamına gelen “salâh” olarak tercüme etmektedir.

 

Bu ayet, Hristiyan teolojisi için o kadar önemlidir ki, Hristiyan İncili’nde Romalılar 4.Bölüm, Galatyalılar 3. Bölüm, Yakup 2.Bölüm’de alıntılanır ve Hristiyanlığın merkezi doktrini için referans olarak gösterilir.

 

Hristiyan İddiası

 

Avram’ın Tanrı tarafından “doğru” ilan edilmesi, Avram tarafından yapılan herhangi bir işe, eyleme, davranışa dayanmamaktadır. Avram’ın sadece “iman” etmesi, “doğruluğu” kazanmasını sağlamıştır.

 

Pavlus bu ayete dayanarak şöyle demektedir:

 

Şu halde soyumuzun atası İbrahim’in durumu için ne diyelim?

Eğer İbrahim yaptığı iyi işlerden dolayı aklandıysa, övünmeye hakkı vardır; ama Tanrı’nın önünde değil.

Kutsal Yazı ne diyor? “İbrahim Tanrı’ya iman etti, böylece aklanmış sayıldı.”

Çalışana verilen ücret lütuf değil, hak sayılır.

Ancak çalışmayan, ama tanrısızı aklayana iman eden kişi imanı sayesinde aklanmış sayılır.

Romalılar 4: 1-5

 

Avram’ın “doğru” ilan edilmesi, aklanması, kurtuluşu sadece Avram’ın imanına dayanmaktadır. Avram, herhangi bir iş yaparak değil, sadece iman aracılığı ile kurtulmuştur. Öyleyse, doğruluk iyi ya da adil işler yaparak, Yasa’yı yerine getirerek, tövbe ederek elde edilemez. Doğruluk eylemlerin, işlerin sonucu değildir; doğruluk  yapılamaz, ancak iman ile kazanılır.

 

Buradaki iman, İsa Mesih’e iman etmektir. İsa’nın kanıyla günahlarımızın bağışlandığına, bizim için kendisini kurban olarak sunduğuna ve dirildiğine iman etmektir. Tanrı, sadece İsa’ya iman edenleri aklayacaktır. Kurtuluş sadece İsa Mesih’tedir.

 

Tanrı insanları İsa Mesih’e olan imanlarıyla aklar. Bunu, iman eden herkes için yapar. Hiç ayrım yoktur.

Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı’nın yüceliğinden yoksun kaldı.

İnsanlar İsa Mesih’te olan kurtuluşla, Tanrı’nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklanırlar.

Tanrı Mesih’i, kanıyla günahları bağışlatan ve imanla benimsenen kurban olarak sundu. Böylece adaletini gösterdi.

Çünkü sabredip daha önce işlenmiş günahları cezasız bıraktı. Bunu, adil kalmak ve İsa’ya iman edeni aklamak için şimdiki zamanda kendi adaletini göstermek amacıyla yaptı.

Öyleyse neyle övünebiliriz? Hiçbir şeyle! Hangi ilkeye dayanarak? Yasa’yı yerine getirme ilkesine mi? Hayır, iman ilkesine.

Çünkü insanın, Yasa’nın gereklerini yaparak değil, iman ederek aklandığı kanısındayız.

Romalılar 3:22-28

 

Eski Antlaşma ve Yeni Antlaşma’nın tamamı, bu kurtuluş doktrini çevresinde yapılanmıştır. İnsanın varlığının tamamı ilk günahtan etkilenmiştir. Yaradılıştan gelen bu bozulmuşluğun sonucu olarak, insan iyi hiçbir şey yapamaz, yaptığı işler ile doğru olamaz, doğru olanı yapamaz, kendi kurtuluşu konusunda hiçbir şey yapamaz. Doğruluk yapılamaz, eylemler veya işler aracılığı ile elde edilemez, ancak ve sadece iman ile kazanılır.  İnsan bozulmuştur ve günaha köledir (Romalılar 6.Bölüm). Hiç kimse doğru değildir, bir kişi bile (Romalılar 3:10).

 

Henüz Musa’ya (eylemlere dayanan) Yasa verilmeden önce, Avram’ın doğru sayılması, doğruluğun Yasa’dan gelmediğini gösterir.

 

Bakınız:

Örneğin, “İbrahim Tanrı’ya iman etti, böylece aklanmış sayıldı.”

Öyleyse şunu bilin ki, İbrahim’in gerçek oğulları iman edenlerdir.

Kutsal Yazı, Tanrı’nın öteki ulusları imanlarına göre aklayacağını önceden görerek İbrahim’e, “Bütün uluslar senin aracılığınla kutsanacak” müjdesini önceden verdi.

Böylece iman edenler, iman etmiş olan İbrahim’le birlikte kutsanırlar.

Yasa’nın gereklerini yapmış olmaya güvenenlerin hepsi lanet altındadır. Çünkü şöyle yazılmıştır: “Yasa Kitabı’nda yazılı olan her şeyi sürekli yerine getirmeyen herkes lanetlidir.”

Tanrı katında hiç kimsenin Yasa’yla aklanmadığı açıktır. Çünkü “İmanla aklanan yaşayacaktır.”

Yasa imana dayalı değildir. Tersine, “Yasa’nın gereklerini yapan, onlar sayesinde yaşayacaktır.”

İbrahim’e sağlanan kutsama Mesih İsa aracılığıyla uluslara sağlansın ve bizler vaat edilen Ruh’u imanla alalım diye, Mesih bizim için lanetlenerek bizi Yasa’nın lanetinden kurtardı.

Galatyalılar 3:6-14

 

Dr. John MacArthur şöyle demektedir:

 

Pavlus bize Tanrı ile nasıl doğru olacağımızı söyledi ve İsa Mesih’e ve onun mükemmel işine inanarak, bir insanın yaptıkları şeyler ile değil; inandığı şeyle doğru sayıldığını söyledi.

Pavlus, İbrahim’i örnek verdi, çünkü; İbrahim, Musa’dan bile eskidir. Böylece doğruluğun yaptıklarımız ile ilgili olmadığını, sadece iman ile olduğu gerçeğinin yeni değil, en baştan beri geçerli olduğunu göstermek istedi. Bu ebedi bir gerçektir, yeni değildir. Tüm Eski Antlaşma ve Yeni Antlaşma, içinde bulunan her şey buna işaret etmektedir.

 

Kurtuluş, daima sadece iman ile ilgiliydi. Eski Antlaşma inanırları, eski antlaşmanın tamamının işaret ettiği tek kurtuluşun gerçekleşeceğine iman ediyordu (Prolepsis). Yeni antlaşma inanırları ise, kurtuluşun gerçekleşmiş olduğuna iman etmektedir (Anamnesis).

 

Yaratılış 15:6

 

Yaratılış 15:6 ayetini tekrar görelim:

 

[Avram] Tanrı’ya inandı ve [Tanrı] bunu onun adına tsedaka (doğruluk) saydı.

 

Ayetin orijinalini görelim:

 

 

“tsedaka” kelimesi, doğru olan, doğruluk, dürüstlük ve yardımseverlik anlamına gelir. Türkçe’de kullanılan “sadaka” kelimesinin karşılığıdır: Doğru olanı yapmak.

 

Hatırlayalım: Pavlus, Avram’ın elde ettiği “tsedeka“nın sadece ve sadece iman ile olabileceğini söylüyordu.

 

Bakalım “tsedaka” kelimesi, karşımıza yeniden çıkacak mı?

 

Yaratılış 18:19

 

…Öyle ki, [Avraam] çocuklarını ve ardından gelecek ev halkını emirle bağlayacak ve [onlar da] Tanrı’nın Yolu’nu, adil ve doğru olanı (tsedeka) YAPARAK koruyacaklar. Tanrı [böylece] Avraam için, söz verdiği her şeyin gerçekleşmesini sağlayacaktır.

Yaratılış 18:19

 

 

Ayetteki “laasot” kelimesi “YAPARAK” demektir.

 

Avraam, “Tanrı’nın yolunu” nasıl tutacaktır?

 

“tsedaka ve mişpat YAPARAK”, yani “doğru ve adil olanı yaparak.”

 

YAPARAK mı? Tsedaka YAPARAK mı?

 

Oysa, bize insanın iyi hiçbir şey YAPAMAYACAĞI, insanın tamamen bozulmuş olması nedeniyle doğru (tsedaka) ve adil (mişpat) olanı YAPAMAYACAĞI, işler ile, eylem ile doğruluğu (tsedaka) elde edemeyeceği söylenmişti.

 

“tsedaka“nın YAPILAN bir şey olduğu söylenmemişti. Martin Luther’in söylediği gibi “faith alone, grace alone“, sadece iman ile insanın doğruluğu “tsedaka“yı alacağı söylenmişti.

 

Oysa, Tanrı bu ayette Avraam’ın doğru olanı (tsedaka) ve adil olanı (mişpat)  YAPABİLECEĞİNİ söylemektedir.

 

Aynı zamanda bu ayetteki ifade, koşullu bir ifadedir. “Tanrı’nın yolunu” tutmak bir koşula bağlanmıştır: “Doğru ve adil olanı YAPARAK“.

 

Yaratılış 18:19’da Tanrı, Kendi yolunu korumanın sadece iman ile olacağını söylememektedir! Tanrı, Kendi yolunu tutmak için başka bir şeyi zorunlu kılmaktadır: Eylem! “Doğru (tsedaka) ve adil olanı YAPARAK.”

 

Özdeyişler 21:3

 

Aynı “doğru ve adil olanı yapmak” ifadesi, başka bir ayette de karşımıza çıkmaktadır:

 

Rab, Kendisi’ne kurban sunulmasından çok, doğru (tsedaka) ve adil olanın YAPILMASINI ister.

Özdeyişler 21:3

 

Ayetin orijinaline bakalım:

 

Ayetteki “aso” kelimesi “YAPMAK” demektir. Tanrı bizden ne istemektedir?

 

“tsedaka ve mişpat YAPMAMIZI”, yani “doğru ve adil olanı yapmamızı.”

 

YAPMAK mı? Tsedeka YAPMAK mı?

 

Yine eylem, yine işler, yine “tsedaka ve mişpat YAPMAK”.

 

Oysa, bize insanın iyi hiçbir şey yapamayacağı, insanın tamamen bozulmuş olması nedeniyle doğru (tsedaka) ve adil (mişpat) olanı yapamayacağı, işler ile, eylem ile doğruluğu (tsedaka) elde edemeyeceği söylenmişti.

 

“tsedaka“nın YAPILAN bir şey olduğu söylenmemişti. Sadece iman ile insanın doğruluğu “tsedaka“yı alacağı söylenmişti.

 

O halde Kral Süleyman (Şelomo Ameleh) boşa mı konuşuyor?

 

Elbette, hayır! Tanrı, Kral Süleyman aracılığıyla bize aslolanın eylem, işler olduğunu, “doğru (tsedaka) ve adil olanı YAPMAK” olduğunu söylemektedir.

 

Mika 6:8

 

Ey adam, Rab iyi olanı sana bildirdi; adil olanı YAPMAK, iyiliği sevmek, ve Tanrı’nız ile alçak gönüllü yürümekten başka Rab senden ne ister?

Mika 6:8

 

Ayetin orijinaline bakalım:

 

Ayetteki “asot” kelimesi “YAPMAK” demektir. Tanrı bizden ne istemektedir?

 

“mişpat YAPMAMIZI”, yani “adil olanı yapmamızı”.

 

YAPMAK mı? Mişpat YAPMAK mı?

 

Yine eylem, yine işler, yine “mişpat yapmak”.

 

Bize “sadece iman” denmişti ama görünen o ki Tanrı bizden başka bir şeyi beklemektedir: Eylemi, “adil olanı YAPMAMIZI.”

 

Yeşaya 58:6-8

 

Örneğin, Yeşaya 1. Bölüm’ü veya Yeşaya 58. Bölüm’ü okuyan herkesin göreceği gibi, Tanrı’nın bizden asıl beklediği ne kurban, ne ritüelik ibadetler, ne de pasif oruçtur. Tanrı bizden eylem, iyi işler beklemektedir. Kendimiz, çevremiz, insanlık, tüm dünya için sürekli gayret, emek, mücadele beklemektedir. Dünyayı düzeltmemizi (tikkun olam) beklemektedir. “Sadece iman” değil!

 

İyilik etmeyi öğrenin, adaleti gözetin, zorbayı yola getirin, öksüzün hakkını verin, dul kadını savunun.

Yeşaya 1:17

 

Benim istediğim oruç, Haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek, ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak, her türlü boyunduruğu kırmak değil mi?

Yiyeceğinizi açla paylaşmak değil mi? Barınaksız yoksulları evinize alır, çıplak gördüğünüzü giydirir, yakınlarınızdan yardımınızı esirgemezseniz,

Işığınız tan gibi ağaracak, çabucak şifa bulacaksınız. doğruluğunuz (tsideka)  önünüzden gidecek, Rab’bin yüceliği artçınız olacak.

Yeşaya 58:6-8

 

Yeşaya 58:8 ayetinin orijinaline bakalım:

 

 

Yeşaya 58:6-8 arasındaki ayetler, birçok aktif eylemi, iyi işleri tarif ettikten sonra, bunları YAPARSAK, ne olacağını söylemektedir?

 

“doğruluğunuz (tsideka)  önünüzden gidecek”

 

Yine, doğruluk (tsedeka), iyi işler sonunda kazanılmaktadır.

 

Oysa, bize insanın iyi hiçbir şey YAPAMAYACAĞI, insanın tamamen bozulmuş olması nedeniyle doğru (tsedaka) olanı YAPAMAYACAĞI, işler ile, eylem ile doğruluğu (tsedaka) elde edemeyeceği söylenmişti. “tsedaka“nın YAPILAN bir şey olduğu söylenmemişti. “Sadece iman” ile insanın doğruluğu “tsedaka“yı alacağı söylenmişti.

 

Görünen o ki, doğruluk (tsedeka) haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek, ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak, her türlü boyunduruğu kırmak, yiyeceğimizi açla paylaşmak, barınaksız yoksulları evimize almak, çıplak gördüğümüzü giydirmek, yakınlarımızdan yardımımızı esirgememek gibi iyi işleri yaparak olmaktadır.

 

Tanrı bizden eylem beklemektedir ve doğruluğun (tsedeka) da böyle kazanılacağını söylemektedir.

 

Yukarıdaki ayetlere baktığımızda doğruluğun (tsedaka) elde edilmesi için  kurbandan, kandan, herhangi bir kişinin insanların günahlarını üstlenerek kendini kurban olarak sunmasından bahsediliyor mu?

 

Hayır! Çünkü, Tanrı’nın istediği kurban ve kan değildir. Bunun yerine doğru (tsedaka)ve adil olanın (mişpat) yapılmasını ister:

 

Çünkü sen kurbandan hoşlanmazsın, yoksa sunardım sana, yakmalık sunudan hoşnut kalmazsın.

Mezmurlar 51:16

 

Kurbanlarınızın sayısı çokmuş, Bana ne?” diyor Rab, “Yakmalık koç sunularına, Besili hayvanların yağına doydum. Boğa, kuzu, teke kanı değil istediğim.

Yeşaya 1:11

 

Rab şöyle diyor: “İğreniyor, tiksiniyorum bayramlarınızdan, Hoşlanmıyorum dinsel toplantılarınızdan, Yakmalık ve tahıl sunularınızı Bana sunsanız bile kabul etmeyeceğim, Besili hayvanlarınızdan sunacağınız esenlik sunularına dönüp bakmayacağım. Uzak tutun benden ezgilerinizin gürültüsünü, çenklerinizin sesini dinlemeyeceğim. Bunun yerine adalet su gibi, Doğruluk ırmak gibi sürekli aksın.

Amos 5:21-24

 

Tanrı, kurban istemediğini, ritüelik eylemleri değil, adalet ve doğruluk eylemlerini istediğini bir kez daha belirtmektedir. “Su ve ırmak gibi sürekli aksın” dediğine göre, bu eylemlerin sürekli ve aktif olmasını istediğini söylemektedir.

 

Bir dakika!

 

“Adalet ve doğruluk” mu?

 

Kurban yerine istediği “adalet ve doğruluk eylemleri” acaba Türkçe’ye hangi kelimelerden tercüme edilmiş görelim:

 

Amos 5:24

 

Yazının başında Yaratılış 15:6’da geçen doğruluk (tsedaka) kelimesi ile aynı! Tanrı bir kez daha bizden “tsedaka ve mişpat YAPMAMIZI”, yani “doğru ve adil olanı yapmamızı” istemektedir.

 

Mezmurlar 106:3

 

Ne mutlu adalete uyanlara, sürekli doğru olanı yapanlara!

Mezmurlar 106:3

 

Ayetin orijinaline bakalım:

 

 

Ayetteki “ose” kelimesi “kim YAPARSA” demektir, YAPMAK anlamındaki “asah” kelimesinden türetilir.

 

Ayete göre kime “ne mutludur?”

 

“mişpatı koruyan ve tsedaka YAPANA, yani adaleti koruyan ve doğru olanı YAPANA.

 

Bir kez daha yazının başında Yaratılış 15:6’da geçen doğruluk (tsedaka) kelimesi ile aynı.

 

Bir dakika! YAPARAK mı? Tsedaka YAPARAK mı?

 

Oysa, bize insanın iyi hiçbir şey yapamayacağı, doğru (tsedaka) olanı yapamayacağı, işler ile, eylem ile doğruluğu (tsedaka) elde edemeyeceği söylenmişti. “tsedaka“nın YAPILAN bir şey olduğu söylenmemişti. “Sadece iman” ile insanın doğruluğu “tsedaka“yı alacağı söylenmişti.

 

Görünen o ki Tanrı, bir kez daha Pavlus ve Martin Luther ile aynı fikirde değil!

 

Tanrı, bizden adil (mişpat) ve doğru olanı (tsedeka) YAPMAMIZI istemektedir.

 

Eğer, Pavlus’un söylediği gibi insanın doğru olması mümkün değilse, o halde neden Kral David (David AMeleh) insanın “DOĞRU OLANI YAPABİLECEĞİNİ” söylemektedir? Kral David boşa mı konuşmaktadır?

 

Mezmurlar 106:30-31

 

Yazının başında Yaratılış 15:6’da geçen Avram için “bunu onun adına tsedaka saydı” ifadesi Mezmurlar 106:30-31 ayetlerinde bir kez daha geçmektedir. Tora, yine yeniden kendisini açıklamaktadır.

 

Ayetleri görelim:

 

ve Pinehas kalkıp araya girdi,  bela da kesildi. Bu da kendisine doğruluk (tsedaka) sayıldı, Nesilden nesle, ebediyen.

Mezmurlar 106:30-31

 

31.ayetin orijinalini görelim:

 

Karşılaştırmak için Yaratılış 15:6 ayetini tekrar görelim:

 

 

 

Aynı kelimeler!

 

Ne oldu da Pinahas’a doğruluk (tsedaka) sayıldı? Pinehas’ın yaptığı bir iş, bir eylemi ona doğruluk (tsedaka) sayıldı.

 

Oysa, bize insanın iyi hiçbir şey yapamayacağı, doğru (tsedaka) olanı yapamayacağı, işler ile, eylem ile doğruluğu (tsedaka) elde edemeyeceği söylenmişti. “tsedaka“nın YAPILAN bir şey olduğu söylenmemişti. “Sadece iman” ile insanın doğruluğu “tsedaka“yı alacağı söylenmişti.

 

Pinehas ne İsa’ya, ne kurbana, ne çarmıha inandığı için doğruluğu (tsedaka) almadı!

 

Pinehas, kalktı, eylemde bulundu ve bu eylemi ona doğruluk (tsedaka) sayıldı!

 

Görünen o ki Tanrı, bir kez daha Pavlus ve Martin Luther ile aynı fikirde değil!

 

Tanrı, bizden doğru olanı YAPMAMIZI istemektedir ve Pinehas’ın yaptığı bir iş, bir eylem ona doğruluk (tsedaka) sayılmıştır. İmanı değil!

 

Yasa’nın Tekrarı 6:24-25

 

Ayetleri görelim:

 

[İşte,] Aşem tüm bu hükümleri YAPMAMIZI, Tanrımız Aşem’den çekinmemiz için emretti – [ki bu,] bugün [olduğu] gibi, tüm zamanlarda bizim iyiliğimize olacak, [Tanrı] bizi yaşatacaktır.

Ve tüm bu emri, bize emrettiği şekilde özenle uyguladığımızda/YAPTIĞIMIZDA, [bu] bizim için Tanrımız Aşem’in huzurunda liyakat (tsedaka) teşkil edecektir.

Yasa’nın Tekrarı 6:24-25

 

Ayetlerin orijinallerini görelim:

 

6:24

 

6:25

 

Yasa’nın Tekrarı 6:24 ve 6:25 ayetlerinde yer alan”laasot” kelimesi “YAPMAK” demektir.

 

Tanrı’nın Yasası’nı YERİNE GETİRMEK, emirlerini YAPMAK, bize ne sağlıyormuş? Tsedeka! Doğruluk!

 

Ama Pavlus bize Yasa’nın gereklerini yaparak doğruluğa ulaşılamayacağını, aklanılamayacağını söylemişti. Bakınız Romalılar 3:22-28, Galatyalılar 3:6-14

 

Yasa’nın Tekrarı Kitabı ise tam tersini; “tsedeka“ya Tanrı’nın emirlerini yerine getirerek ulaşılacağını, “tsedeka“nın TÜM YASA‘dan geldiğini söylemektedir.

 

Yasanın Tekrarı 30:10-14

 

Yasanın Tekrarı 30:14 ayetinin sonundaki “ağzında ve kalbindedir – YAPMAN İÇİN” ifadesi, yani Yasa’yı yerine getirebilecek olmamız,  Pavlus’un ısrarla ortaya koymaya çalıştığı her fikre aykırıdır. Bu nedenle, Pavlus, Romalılar 10:8’de, Yasanın Tekrarı Kitabı’nın tüm 30. bölümünde anlatılan bir kişinin Yasa’yı yerine getirebileceği ifadesini silmiştir.

 

Görelim:

 

Çünkü, Tanrın Aşem’in Sözü’nü, O’nun bu Tora kitabında yazılı olan Emirleri’ni ve Hükümleri’ni gözetmek üzere dinleyeceksin – çünkü Tanrın Aşem’e tüm kalbinle ve tüm canınla döneceksin! 

[Bil] Ki, sana bugün vermekte olduğum emir senin için erişilmez değildir; uzakta da değildir o.

Göklerde değildir ki ‘Kim bizim için göklere çıkıp onu bize getirecek ve öğretecek ki onu uygulayabilelim’ diyesin.

Ve denizin ötesinde değildir ki “Kim bizim için denizin ötesine geçip, onu bize getirecek ve öğretecek ki onu uygulayabilelim” diyesin.

Aksine, konu sana çok yakındır – ağzında ve kalbindedir – YAPMAN İÇİN

Yasanın Tekrarı 30:10-14

 

Oysa her iman edenin aklanması için Mesih, Kutsal Yasa’nın sonudur.

Musa, Kutsal Yasa’ya dayanan doğrulukla ilgili şöyle yazıyor: “Yasa’nın gereklerini yapan, onlar sayesinde yaşayacaktır.”

İmana dayanan doğruluk ise şöyle diyor: “Yüreğinde, ‘Göğe –yani Mesih’i indirmeye– kim çıkacak?’ ya da, ‘Dipsiz derinliklere –yani Mesih’i ölüler arasından çıkarmaya– kim inecek?’ deme.”

Ne deniyor? “Tanrı sözü sana yakındır, Ağzında ve yüreğindedir.” ………………….
İşte duyurduğumuz iman sözü budur.

Romalılar 10:4-8

 

Pavlus, “YAPMAN İÇİN” ifadesini çıkarmıştır. Aksi takdirde, savunmuş olduğu “sadece ve sadece iman” fikrini kendi kendine çürütmüş olacaktı ve TÜM YASA’nın YERİNE GETİRİLEBİLİR olduğunu kabul etmiş olacaktı.

 

Yasa’nın Tekrarı 4:8

 

Pavlus, doğruluğun Yasa’dan gelemeyeceğini söylemişti. Bakınız: Romalılar 3:22-28, Galatyalılar 3:6-14.

 

Başka bir örneğe bakalım:

 

Ve kim, bugün önünüze sunduğum tüm bu Tora[’dakiler] gibi (tsedeka) doğru / adil hükümleri ve kanunları olan büyük bir ulustur?

Yasa’nın Tekrarı 4:8

 

Ayetin orijinalini görelim:

 

 

Pavlus, doğruluğun (tsedeka) Yasa’dan gelemeyeceğini söylemişti, Yasa’nın Tekrarı 4:8 ayeti ise BİZZAT YASA’NIN TSEDEKA OLDUĞUNU söylemektedir!

 

Mezmurlar 19:9 (10)

 

Aynı konu, Mezmurlar 19:9 ayetinde (Yahudi Kutsal Kitabı’na göre 19:10) belirtilmektedir.

 

Görelim:

 

Rab korkusu paktır, sonsuza dek kalır, Rab’bin hükümleri gerçek, tamamen doğrudur (tsadeku).

Mezmurlar 19:9

 

Ayetin orijinalini görelim:

 

 

Pavlus, doğruluğun (tsedeka) Yasa’dan gelemeyeceğini söylemişti, Mezmurlar 19:9 (10) ayeti ise BİZZAT YASA’NIN TSEDEKA OLDUĞUNU söylemektedir!

 

Ezekiel 18:20-22

 

Ayetleri görelim:

 

Ölecek olan günah işleyen kişidir. Oğul babasının suçundan sorumlu tutulamaz, baba da oğlunun suçundan sorumlu tutulamaz. Doğru kişi (hatsadik) doğruluğunun (tsidkat), kötü kişi kötülüğünün karşılığını alacaktır.

“Kötü kişi işlediği bütün günahlardan döner, buyruklarıma uyar, adil (mişpat) ve doğru olanı (utsedeka) YAPARSA, kesinlikle yaşayacak, ölmeyecektir.  

İşlediği günahlardan hiçbiri ona karşı anılmayacaktır. YAPMIŞ OLDUĞU doğruluğu (betsidkato) sayesinde yaşayacaktır.

Ezekiel 18:20-22

 

Ayetlerin orijinallerini görelim:

 

18:20

 

Peygamber Ezekiel, bu ayette doğru olan kişiler ile kötü olan kişiler arasında ayrım yapmaktadır. Doğru olan kişiler vardır ve kötü olan kişiler vardır. Doğru olan kişiler (hatsadik) doğruluğunun (tsedeka) karşılığını alacaktır. Pavlus ise insanın doğru olmasının mümkün olmadığını söylüyordu!

 

18:21

 

Peygamber Ezekiel, kötü kişinin günahından dönüp, adil (mişpat) ve doğru olanı (tsedeka) YAPABİLECEĞİNİ söylemektedir.

 

“tsedaka ve mişpat YAPARAK, yani “doğru ve adil olanı YAPARAK.”

 

YAPARAK mı? Adil (mişpat) ve doğru olanı (tsedeka) YAPARAK mı?

 

Oysa, bize insanın iyi hiçbir şey yapamayacağı, doğru (tsedaka) olanı yapamayacağı, işler ile, eylem ile doğruluğu (tsedaka) elde edemeyeceği söylenmişti. “tsedaka“nın YAPILAN bir şey olduğu söylenmemişti. “Sadece iman” ile insanın doğruluğu “tsedaka“yı alacağı söylenmişti.

 

Oysa, Peygamber Ezekiel bu ayette her insanın doğru olanı (tsedeka) ve adil olanı (mişpat) yapabileceğini söylemektedir.

 

18:22

Peygamber Ezekiel, kötü kişinin tövbe etmesi, günahlarından dönmesi halinde tüm günahlarının affedileceğini, aklanacağını söylemektedir. Pavlus ise aklanmanın sadece İsa’ya iman ile mümkün olduğunu söylüyordu.

 

Peygamber Ezekiel, tövbe edip, günahlarından dönen kişinin YAPMIŞ OLDUĞU doğruluğu (tsedeka) ile yaşayacağını söylemektedir. YAPMIŞ OLDUĞU tsedaka? ”

 

Bize insanın “tsedaka” yapamayacağı, sadece ve sadece iman ile insanın doğruluğu “tsedaka“yı alacağı söylenmişti.

 

Peygamber Ezekiel ise, tsedaka YAPMANIN mümkün ve erişilebilir olduğunu söylemektedir. Üstelik insanın doğruluk “tsedeka” ile yaşayacağını söylemektedir. Pavlus ise hiç kimsenin doğru olmadığını (Romalılar 3:10) ve doğruluğa eylem ile ulaşılamayacağını söylüyordu.

 

Peygamber Ezekiel, aklanmanın, doğruluğa ulaşmanın şartı olarak ne kurbandan, ne kandan, ne çarmıhtan, ne de İsa’ya imandan bahsetmektedir. Pavlus ise ancak İsa’ya iman ile aklanabileceğimizi söylüyordu.

 

1 Krallar 10:9

 

Ayeti görelim:

 

Rab, İsrael’i ebediyen sevdiği için, adaleti (mişpat) ve doğruluğu (tsedeka) YAPMAN için seni kral yaptı.

1 Krallar 10:9

 

Ayetin orijinalini görelim:

 

Tanrı, Kral Süleyman’ı neyi YAPMASI için Kral yapmıştır?

 

“tsedaka ve mişpat YAPMASI için”, yani “doğru ve adil olanı YAPMASI için”

.

Ama bize doğru (tsedaka) ve adil (mişpat) olanı yapmanın mümkün olmadığı, kimsenin iyi hiçbir şey yapamayacağı, işler ile “tsedaka” olunamayacağı söylenmişti. Bize “sadece iman” denmişti.

 

Oysa Kral Süleyman, Pavlus’un söylediğinin tam zıttını yapmaktadır. Doğru olanı (tsedeka) YAPMAKTADIR.

 

Örneklerin sayısı çok artırılabilir ve konu çok genişletilebilir. Ama sonuç açıktır:

 

Samimi Hristiyan kardeşlerimin önünde iki seçenek bulunmaktadır: Ya İsrael’in Peygamberleri’ni takip edecekler ya da Pavlus, Kalvin, Luther’in peşinden gideceklerdir.

 

Ben her koşulda İsrael’in Peygamberleri’ni seçiyorum.

 

Kutsal Kitabınızı bilin!

Kutsal Kitabınızı bilirseniz, kimse inancınızı ve Tanrı ile olan bağlantınızı çalamaz.

 

Post Views: 518
0
Shares
  • 0
  • +

Leave a reply Cancel reply

0
logo

Yahudilik hakkında makaleler yazıyor, çeviri yapıyor, videolar hazırlıyorum.

Sorularınızın tamamına yanıt vermeye çalışacağım. E-posta ile ya da "iletişim" bölümünden bana ulaşabilirsiniz.

Hakkımda

  • ..
  • ..
  • gokhanduran.bv@gmail.com

Instagram

kabalattora

Öncelikle iddiayı görelim: Mika 5:1 (Hristiyan Öncelikle iddiayı görelim:

Mika 5:1 (Hristiyan İncili’nde 5:2) “Ama sen, Beytlehem Efrata, Yahuda boyları arasında küçük olduğun halde, İsrail üzerine hükümdar olacak bana senden çıkacak. Onun kökeni eskiden, eski günlerdendir” ayetindeki “sen, Beytlehem Efrata” “veata beytlehem efrata” ifadesi eril bir ifadedir. Tanah’ta yer alan şehir isimleri eril değil dişildir. O halde Beytlehem bir şehir olamaz.

Ayrıca, söz konusu ayetin devamında (küçük) “tsair” kelimesi de erildir. Eğer Beytlehem, bir şehri ifade ediyor olsaydı bu kelimeyi niteleyen “tsair” kelimesi de dişil “tsairah” olmalıydı. Öyleyse, beyt-lehem bir şehri değil, Lehem Evi’ni yani Lehem klanını ifade etmektedir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi #hristiyanlık
Tora, Mısır’dan Çıkış Kitabı’nda Yitro Tora, Mısır’dan Çıkış Kitabı’nda Yitro Peraşası’nda 20. Bölüm’de On Temel Buyruğun verilmesinden hemen sonraki Mişpatim Peraşası’nda, söz konusu on ilkenin ayrıntıları verilir ve bu ayrıntılara ilk olarak kölelik ile ilgili yasalarla başlanır (Bakınız Çıkış 21.2-6). Bu peraşada, Tora’nın büyük üslup özelliklerinden birini, bir olayın anlatımından sonra yasaların ilan edilişine geçişi görürüz.

Bu peraşaya kadar Mısır’dan Çıkış Kitabı’nın esas konusu Yahudiler’in Mısır’daki esaretinden kurtuluşu ve özgürlüğe doğru yolculuğudur. Şimdi ise ayrıntılı yasalar, “özgürlük anayasası” açıklanacaktır.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi
Çoğu Hristiyan, Yahudilerin işlemiş olduğu günahlar, yapmış oldukları kötülükler nedeniyle, Tanrı’nın Yahudiler’den yüz çevirdiğini (İbraniler 8:9), Yahudiler ile anlaşmasını bozduğunu, Yahudiler’in artık Tanrı’nın seçilmiş ulusu olmadığını iddia eder.

Sardisli Melito’nun (M.S. 2 Yüzyıl) inanç bildirgesine göre Yahudiler, Tanrı’yı öldürdükleri için, antlaşmayı kaybetmiştir. Bu nedenle Kilise artık “Yeni İsrail”dir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #hristiyanlık #kilise
Kutsal Kitap’ın Yaratılış Kitabı’nın 6-1 Kutsal Kitap’ın Yaratılış Kitabı’nın 6-10 bölümlerinde anlatılan Noah Tufanı’nın, Gılgamış Destanı’nda anlatılan tufan hikayesinden alındığı iddia edilmektedir. İnceleyelim:

Sümerlilerin Ziusudra hikayesi, Akkadlıların Atrahasis Destanı ve Gılgamış Destanları, Yaratılış Kitabı’nda anlatılan Noah’ın Tufanı anlatımına ek olarak Yakın Doğu’da anlatılmış olan tufan hikayeleridir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi #hristiyanlık
Mika 5:1 (2) Kutsal Kitap, Mesih’in doğum yerin Mika 5:1 (2) Kutsal Kitap, Mesih’in doğum yerinin Beytlehem olacağını mı söylemektedir?

Dört kanonik İncil yazarı içerisinde sadece Matta, Yahudi Kutsal Kitabı’ndan alıntılar yaparak, bu ayetlerin İsa tarafından  yerine getirildiğini iddia eder. Her birinin yanlışlığı kolaylıkla gösterilebilecek olan Matta’nın bu iddialarından birine göre Mesih’in doğum yeri Yahudi Kutsal Kitabı’nda belirtilmiştir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudi #yahudilik #hristiyanlık #mesih
Kutsal Ruh

Mezmurlar 33:6 Gökler Rab’bin sözüyle ve onların bütün orduları ağzının nefesi ile yaratıldı.

 

Bu mezmurda, “nefes” olarak tercüme edilen kelimenin orijinali İbranice “ruah” (ר֥וּחַ) kelimesidir. “Ruh” olarak tercüme edilebilir. “Söz” olarak tercüme edilen kelimenin orijinali İbranice “devar” (דְבַ֣ר) kelimesidir. Üçlü Birlik doktrinine iman eden Hristiyanlar, bu mezmurda üçlü birliğe atıf olduğunu savunurlar. Onlara göre, “Ruh” kelimesi ile işaret edilen Kutsal Ruh, “Söz” kelimesi ile işaret edilen de Oğul’dur. Dolayısı ile hem Kutsal Ruh hem Oğul, Yaratılış’a katılmış eş yaratıcılardır.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #hristiyanlık #islam #yahudi
İsa, kaç tane eşeğe bindi? İsa, Yeruşalayim İsa, kaç tane eşeğe bindi?

İsa, Yeruşalayim’e girerken kaç tane hayvana bindi? Dört kanonik İncil’den üç tanesine, Markos 11:7, Luka 19:29-35 ve Yuhanna 12:14’e göre İsa bir tane sıpaya binmiştir. Bu Hristiyan İncili yazarları, kendi hikayelerini, Zekeriya Peygamber’in Mesih’in Yeruşalayim’e sıpaya binerek girişi ile ilgili peygamberliği İsa tarafından yerine getirilmiş gibi yazmışlardır.

Bu sitede onlarca kez gösterildiği gibi, Matta Kitabı’nın yazarı İbranice bilmiyordu ve bu da tuhaf bir sonuca yol açmıştı. Matta Kitabı’nın yazarı, Zekeriya 9:9 ayetinde yer alan peygamberliği yanlış anlamış, Mesih’in Yeruşalayim’e bir yerine iki hayvan üzerinde girdiğini sanmıştır. Yani, Matta’nın “Palmiye Pazarı’nda” İsa, iki hayvanın üzerine binmişti!

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #hristiyanlık #yahudi
Gerçekliği Yönetmek (Haşgaha Pratis) Tanrı, E Gerçekliği Yönetmek (Haşgaha Pratis) Tanrı, Evren'i Nasıl Yaratır? Bölüm 03

Devamı için: kabalat.com

#tanya #torahvisuals #kabalat #hasidizm #Yahudilik #yahudi
Çok tanrılı dinlerde, tanrılar ile cinler aras Çok tanrılı dinlerde, tanrılar ile cinler arasındaki ayrım değişkendir. İyi ve kötü tanrılar olduğu gibi iyi ve kötü cinler de vardır. Tanrılar ile cinler arasında niteliksel bir fark yoktur; hatta cinin bir ismi “kötü tanrı”dır. Bunun nedeni, çok tanrılı dinlerde, doğadaki her büyük olay ve kuvveti yöneten bağımsız bir tanrının var olmasıdır. Bu dinlerde cinlerin tanrılardan farkı; daha az güçlü olmaları, daha az bireyselliğe sahip olmaları, ara sıra tanrılara karşı ayaklanmaları ve bazen de başarılı olmalarıdır. 

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #hristiyanlık #islam
Tanrı kimin kurtulacağını seçti mi? Kalvinis Tanrı kimin kurtulacağını seçti mi?

Kalvinistler neye inanır?

Kalvinistlere göre Tanrı, ezelde, henüz Dünya’ya gelmeden önce insanlardan kimin kurtulacağına kimin ise lanetli olduğuna karar vermiştir.

Tanrı, kurtulmaları için seçilmiş insanları ve lanetlileri dünya hayatında yapacakları iyi veya kötü davranışlara bakmaksızın ezelde belirlemiştir!

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #hristiyanlık #kalvinizm
Kalvinistler neye inanır? Reform Protestanlar ve Kalvinistler neye inanır?

Reform Protestanlar veya Kalvinistler, insanın başlangıçta işlemiş olduğu günah nedeniyle doğasının tamamen bozulmuş olduğuna, kendi günahlı doğasına esir olduğuna, artık kendi kurtuluşu konusunda hiçbir şey yapamayacak durumda olduğuna inanırlar.

Onlara göre insanlar, kendilerini kurtuluşa götürecek iyi işleri seçme özgür iradesine sahip değildirler. Kendi kuvvetleriyle iman edemezler. Tora’daki buyrukları yerine getirerek, iyi işler yaparak yaşama kavuşmak mümkün değildir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi #hristiyanlık
Mezmur 110:1 “Rab, Rabbim’e dedi ki?” Hrist Mezmur 110:1 “Rab, Rabbim’e dedi ki?”

Hristiyan İncili’nde Matta Kitabı’nda İsa, Ferisiler’e dönüp sorar:

Matta 22:42 Ferisiler toplu haldeyken İsa onlara şunu sordu: “Mesih’le ilgili olarak ne düşünüyorsunuz? O kimin oğludur?”

Yani, günlük konuşma diliyle “Mesih kimin soyundan gelecektir?” diye sormaktadır.

Onlar da, “Davut’un Oğlu” dediler.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #hristiyanlık #yahudi
Mezmurlar 40:6 “bana bir beden hazırladın?” Mezmurlar 40:6 “bana bir beden hazırladın?”

Kilise’nin ana inanç ilkesi, yalnızca kan sunusunun günahı aklayabileceğidir. Bu öğretiye göre, İsa’nın ölümü, her insanın sözde asli günah nedeniyle günahkar doğmasını aklayabilecek tek yoldur.

Sadece kan sunusunun günahı aklayabileceği görüşü, kolayca görülebileceği gibi Yahudi Kutsal Kitabı tarafından yalanlanmaktadır. Örneğin, Mezmurlar Kitabı, Yeşaya, Mika, Hoşea ve Yeremya Peygamberler günahkar insanları günahlarını aklamak için kurbanlara güvenmemesi konusunda uyarmaktadır. Peygamberlerin sözleri Hristiyan inancına tamamen zıttır.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi #hristiyanlık
Daniel 7:13 “Göğün bulutlarıyla gelen insano Daniel 7:13 “Göğün bulutlarıyla gelen insanoğluna benzeyen biri” kimdir?

Hristiyan İncili’nde “İnsanoğlu” terimi birçok kez kullanılır ve İsa bu terimi kendisi için kullanır. (Bkz. Matta 9:6, Matta 10:23, Matta 11:19, Matta 12:8, Matta 12:32, Matta 12:40, Matta 13:37, Matta 13:41-42, Matta 16:13, Matta 16:27-28, Matta 17:9…)

Hristiyan İncili’ndeki “İnsanoğlu” belirli bir kişiyi, İsa’yı tanımlar, belirlilik edatı alır ve ilk harfi büyük harfle yazılır, Daniel 7:13 ‘deki “insanoğlu” terimi ise belirlilik edatı almaz ve “bir” insanoğlu olarak yazılır. Hristiyanlar, Daniel 7:13 ayetini tercüme ederken, “insanoğlu” kelimesinin ilk harfini büyük harfle yazarlar ki, bu terim İsa’yı işaret ediyormuş gibi görünsün. Oysa, ayetin orjinalinde belirlilik edatı olmadığı gibi, İbranice dilinde büyük harf de yoktur. Hristiyanlar, Yahudi Kutsal Kitabı’nın birçok yerinde olduğu gibi, Daniel Kitabı üzerinde de oynama yapmaktan çekinmezler.

Devamı için: kabalat.com

#yahudi #yahudilik #hristiyanlık
Sabah Yıldızı Lucifer Lucifer kelimesi, kelime Sabah Yıldızı Lucifer

Lucifer kelimesi, kelime anlamı olarak “ışık taşıyan” anlamına gelir. “Işık” anlamındaki Latince “lux” kelimesi (Proto Hint Avrupa dilinde “leuk” kelimesi) ve latince “taşıma” anlamındaki “ferre” kelimesinden (Proto Hint Avrupa dilinde “bher” kelimesi) oluşur.

Devamı için: kabalat.com

#yahudi #yahudilik #hristiyanlık
Levililer Kitabı tam olarak Mısır’dan Çıkı Levililer Kitabı tam olarak Mısır’dan Çıkış Kitabı’nın bittiği yerde başlar. Mısır’dan Çıkış 40:34-35 ayetlerinde, Tanrı’nın kevod’unu, Tanrı’nın Kutsiyeti’nin ortaya çıkışını okuruz. Daha önce Sinay Dağı’nda duran Tanrı, tarifini Moşe’ye verdiği ve dağın eteğinde inşa edilen Mişkan’a iner:

"Bulut, Buluşma Çadırı’nı kapladı ve Tanrı’nın Onuru (ukevod) Mişkan’ı doldurdu. Moşe Buluşma Çadırı’na giremedi; zira bulut [çadırın] üzerine çökmüş, Tanrı’nın Onuru (ukevod) Mişkan’ı doldurmuştu."

Devamı için: kabalat.com

#yahudi #yahudilik
Türkçe çevirilerde “peygamber” olarak tercüme edilen kelimenin orijinali İbranice “navi” kelimesidir. Bu kelime aynı dil ailesinde yer alan Arapça’da da “nebi” olarak yer almaktadır. “Navi” kelimesinin kökü “nun, bet ve alef” harflerinden oluşur (נבא). Bu kelimenin kökü “seslenmek” anlamına gelir. “Navi” kelimesi de “konuşan, seslenen” anlamındadır. Bu anlamın en açık örneği Mısır’dan Çıkış 7:1 ayetinde yer alır.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi
“Yazıcıların yalancı kalemi” (Yeremya 8:8) “Yazıcıların yalancı kalemi” (Yeremya 8:8)

Müslümanlar ve Hristiyanlar, Yahudi Kutsal Metinleri’ni didik didik ederek kendi inançlarına destek bulmaya çalışmaktadırlar. Yahudi Kutsal Kitabı’nda bulabildikleri ilgisiz ayetleri öncesi ve sonrasından kopartarak, konuyu değiştirerek, bilerek yanlış tercüme ederek veya kasıtlı biçimde yeni anlamlar vererek, Yahudi Kutsal Metinleri’nden onay aramaktadırlar. Bu konuda belki de an bariz biçimde çarpıtılan ayetlerden biri Yeremya 8:8 ayetidir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi #hristiyanlık #islam
İddia 3: "İşte kendisine destek olduğum, gön İddia 3:

"İşte kendisine destek olduğum, gönlümün hoşnut olduğu seçtiğim kulum! Ruhum’u onun üzerine koydum. Adaleti uluslara ulaştıracak."
(Yeşaya 42:1)
 
Yeşaya 42:1 ‘de “destek olduğum” olarak tercüme edilen “etmak” olarak okunan kelime “ahmed” olarak okunabilir. Bu iki kelime birbirine çok benzerdir. Bu kelimenin orijinali “ahmed”dir, ancak; bu ayette bahsedilen kulun İslam Peygamber’i Muhammed’i gösterdiğini gizlemek için bu kelime “destek olduğum” olarak çevrilmiştir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi #islam
Tanah’ta İslam Peygamber’i müjdeleniyor mu? Tanah’ta İslam Peygamber’i müjdeleniyor mu?

Yahudi Kutsal Metinleri yaklaşık olarak 304.900 kelime içermektedir. Bazı müslümanlar, bu kelimeler içerisinden birkaç ayetin İslam Peygamberi’ni müjdelediğini iddia etmektedir.

Devamı için: kabalat.com

#yahudilik #yahudi
Load More... Takip edin

Mesih Çağı:

  • Soru-Cevap
  • Kavramlar
  • Kitap
  • Video
© Copyright kabalat.com Tüm Hakları Saklıdır.