Son yazımızda bir yandan Eden Bahçesi’nin hikayesi ile diğer yandan Noah’ın ve Noah’ın bağının hikayesi arasındaki çok yönlü paralelliklerden bahsetmiştik. Bu yazıda bu iki hikayeye dönüp, ikisi arasındaki bazı farklılıklardan bahsetmek istiyorum. Size Eden Bahçesi hikayesinin farklı bir dünyaya yansıtıldığında nasıl biraz değiştiğini göstermeye çalışacağım.
İnsanın Yaratılışı, Eden Bahçesi | Noah ve Bağı |
Tanrı başlar. | Noah başlar. |
Tanrı, insanı topraktan yaratır. | Noah, toprak adamıdır. |
Tanrı, bir bahçe diker. | Noah, bir bağ diker. |
İnsan, yasak ağaçtan yer – insanın zihnini bulanıklaştıran. | Noah, bağından şarap yapar – zihnini bulanıklaştıran – sarhoş olur. |
İnsan çıplaktır. | Noah, çıplak olur. |
İnsan çıplak olduğunu anlar. | Noah, çıplakken Ham’ın ona ne yaptığını anlar. |
Adam ve Hava ve sonra Tanrı çıplaklıklarını örter. | Şem ve Yefet çıplaklığını örter. |
Kışkırtıcı yılan lanetlenir. | Kışkırtıcı Ham lanetlenir. |
Yılan, kendi alemindeki diğer canlılara (kardeşlerine) boyun eğer. | Ham (Kenaan), kardeşlerine boyun eğer. |
Bu dünyalar arasındaki farkın doğası hakkında düşünürsek, bahsettiğimiz konularda biri, Eden Bahçesi hikayesinin yaratılış dünyasında yani Tanrı’nın dünyasında geçtiğiydi. Tanrı’nın dünyası derken, bunun anlamı yeniden yaratılış dünyasında, Noah’ın dünyasında Tanrı’nın bulunmaması değil, yaratılış dünyasında Tanrı’nın daha açık biçimde hissedildiği anlamındadır. Yeniden yaratılış dünyasında, Noah’ın dünyası ise insanın dünyası diyebileceğimiz bir dünyadır, çünkü; insan daha merkezi bir rol oynar, ilk dünyanın aksine toprak sahibi rolünü oynadığı bir dünyadır. Tanrı yine buradadır, her şeyi kontrol eder, insan hala Tanrı ile ilişki kurabilir ve kurmalıdır. Ancak, bu dünya Tanrı’dan çok insanın yankılandığı, insanın Tanrı ile uzaktan ilişki kurduğu yerdir. Mezmurlar’ın ifade edişi ile:
Gökler Tanrı’nın gökleridir; Fakat yeri insan oğullarına verdi.
Mezmurlar 115:16
Size göstermek istediğim, üzüm bağı hikayesinde bu konunun nasıl işlendiğidir. İnsanın dünyasındaki bağ hikayesi ile Tanrı’nın dünyasındaki bahçe hikayesi arasında bazı farklılıklar olacaktır, değil mi?
Birinci fark; yaratan kim, başlayan kim? Hatırlayalım, Eden hikayesinde şöyle diyordu; Vayitzhar HaŞem Elokim – Tanrı, insanlığı yaratmaya başlar. Sonra Noah hikayesinde, Noah başlar. İlginçtir, Noah bir nevi Tanrı rolünü üstlenmektedir. Tanrı bir girişimde bulunur, Noah bir girişimde bulunur. Önceki hikâyede Tanrı insanı topraktan yaratmıştı, sonraki hikayede Noah, toprak adamıdır. Tanrı’nın dünyasında bahçeyi diken kim? Bahçeyi diken Tanrı’dır. Noah’ın dünyasında üzüm bağını kim dikiyor? Üzüm bağını diken bir insan, Noah’tır.
Sonra yasak ağaçtan bahsettik, insan yasak bir ağaçtan yer, zihninizle oynayan bir ağaçtan. İlk hikayedeki yasak ağacı düşünürseniz, o yasak ağacı yaratan kimdi? İnsanı ondan yememesi konusunda uyaran kimdi? Tanrı’ydı. Yasak ağacın yaratılmasından Tanrı sorumludur. Peki, ikinci hikayedeki yasak ağaç nedir? Şaraptır. Ancak, Tanrı’nın onu yasaklamadığına ama benzer biçimde zihin üzerinde etkisi olduğuna dikkat edin. Onu yaratan ve yasaklayan Tanrı değildir. Tanrı aslında onu yasaklamaz. Yasaklanmış iki ağaç arasındaki ilginç farklılıklardan birini düşünürseniz, yasak olan nedir? Eden Bahçesi’nde yasak olan meyve, Noah’ın dünyasında yasak olan şaraptır. Peki şarap nedir? Şarap aslında insan yapımı bir maddedir, meyveyi işleyerek ürettiğimiz bir şeydir.
Tanrı’nın dünyasında Tanrı, zihni etkileyen nesneyi yaratır, insanın dünyasında insan, zihni etkileyen nesneyi yaratır.
Bu arada, karşılaştığım büyüleyici bir şeyi sizlerle paylaşmak istiyorum ki bu gerçekten yaratılış dünyası (Tanrı’nın dünyası) ile yeniden yaratılış dünyası (insanın dünyası) arasındaki bu bağlantıları gören ilk kişiler olmadığımızı kanıtlar.
Bin yıldan daha uzun süre önce Talmud ve Midraş rabbileri bunu düşünmüştü. Size Babil Talmudu’ndan büyüleyici bir metin göstermek istiyorum. Burada rabbiler arasında orijinal Bilgi Ağacı’nın doğasının ne olduğu, bu ne tür bir ağaç olduğuna dair bir tartışma vardır (Bakınız: Berahot 40a). Bir elma ağacı olmak zorunda değildi, ne tür bir ağaçtı? İşte Rav Meir’in görüşü şudur: Rav Meir, Bilgi Ağacı’nın bir asma olduğunu söyler. Meyvesi üzümdü!
Rav Meir şöyle der: “Orijinal bilgi ağacı bir asmaydı. Neden? Şaraptan başka hiçbir şey insana ağlayış ve trajedi getirmez.” Şimdi onun kanıt metnine bakın. Kanıt metni: “ve şaraptan içti ve sarhoş oldu” (Yaratılış 9:21). Peki bu metin nerede yer alıyor? Bu Noah’tır, bağındaki şaraptan içiyor. Yani Rav Meir’in ne yaptığını görüyor musunuz? Orijinal ağaç ile Noah’ın bağı arasında bu açık bağlantıyı belirtiyor. Tanrı’nın dünyasında bilgi ağacı asma, insanın dünyasında bilgi ağacı şarap olur.
Orijinal hikayede, Tanrı, çıplak olan Adam ve Hava’yı giydirdi (Yaratılış 3:21). Noah’ın çıplaklığı da örtülmüştü, değil mi? Ama Noah’ı giydiren Tanrı değildi, Noah’ın çıplaklığını örten çocukları Şem ve Yefet’ti (Yaratılış 9:23). Yani insanın dünyasında, savunmasız bir kişinin çıplaklığını örten insanlardır.
Orijinal hikayede kötülüğün kışkırtıcısı yılan lanetlenir. Sonraki hikayede de kötülüğün kışkırtıcısı vardır ve o kişi Ham’dır ve o da lanetlenir. (Suçu işleyen Ham’dır ama metinde Kenaan lanetlenir. Bu konuya geleceğiz.) Ama ona lanet okuyan Tanrı değil, Noah’tır. İnsanın dünyasında bu korkunç laneti yapan insandır.
Dolayısıyla, ikinci hikayede gördüğümüz ortak payda, Noah’ın bir çeşit ev sahibi rolü üstleniyor olmasıdır. İlk hikayede Tanrı’nın oynadığı rol, yaratmaya başlayan, bahçeyi diken, lanet eden bu rolü, ikinci hikayede Noah üstlenmektedir. Bu da önceki yazılarımızda birçok kez tekrar ettiğimiz insanın dünyası, insanın daha merkezi olduğu, Tanrı’nın daha uzak olduğu dünya fikrini desteklemektedir. Noah, yine daha önce bahsettiğimiz gibi, büyük yaratıcı (Tanrı) ve küçük yaratıcı (insan) kavramlarındaki küçük yaratıcı rolünü yerine getirmektedir. Noah, yeryüzünde bir nevi küçük tanrıdır.
Ama aynı zamanda büyüleyici bir şey daha var, çünkü; bir şekilde Tanrı rolünü oynamaya başladığınızda bu biraz zordur, gerçekten ateşle oynuyorsunuz demektir. Ne de olsa Noah bir insandır. Noah’ın hikayesi Eden Bahçesi hikayesine paralelse, Eden Bahçesi hikayesinde Noah’ın oynadığı rol nedir? Bunun cevabı aslında o kadar basit değildir.
Bir yandan, daha önce bahsettiğimiz gibi Noah, bir yandan Tanrı rolünü oynar. Noah, tıpkı Tanrı gibi başlar, Noah tıpkı Tanrı gibi bahçe diker, Noah, zihin değiştiren maddeyi – bu hikayede şarabı – tıpkı Tanrı’nın yaptığı gibi yapar. Ama sonra bazı açılardan Tanrı rolünü oynamaz, Adam rolünü oynar. Nasıl yani? Bu zihin değiştiren maddeyi yiyen kimdir? Noah, tıpkı Adam gibi yasak ağaçtan yer. Çıplak kalan kimdir? Noah, tıpkı Adam gibi çıplaktır. Noah, tıpkı Adam gibi gözlerini açar, ne olduğunu anlar. Bunların hepsi hikayedeki Adam rolüdür. Sonra, Noah, yine Tanrı rolünü üstlenir. Noah kışkırtıcıya aynen Tanrı gibi lanet eder. Öyleyse ilginç olan, Noah’ın bazı açılardan Tanrı, bazı açılardan Adam’ın rolünü üstlenmesidir. Noah, tabiri caizse, hikayede iki şapka takmaktadır, bir yandan Adam şapkası ama aynı zamanda Tanrı şapkası.
Tanrı Rolü | Adam Rolü |
Noah, Tanrı gibi “başlar.” | Noah, Adam gibi zihni etkileyen nesneden tüketir. |
Noah, Tanrı gibi bahçe diker. | Noah, Adam gibi çıplaktır. |
Noah, Tanrı gibi zihni etkileyen bir nesne yapar. | Noah, Adam gibi gözlerini açar ve ne olduğunu anlar. |
Noah, Tanrı gibi kışkırtıcıyı lanetler. | Noah’ın, Adam gibi çıplaklığı örtülür. |
Bence bu çok merak uyandıran bir soruya yol açıyor: Noah’ın oynadığı rolde bir çatışma mı var? Aynı anda hem Tanrı’yı hem de insanı mı oynuyor? Yasak meyveyi yapan hem de yasak meyveyi yiyen kişidir. Hayır, bu gerçekte bir günah değil, biraz belirsiz, çünkü; ona ondan yememesi söylenmemişti. Bir yandan o bu şeyin yaratıcısı ve bir yandan onu yiyen kişidir. Sanki kendi kurallarını koyuyor gibidir. Bu küçük dünyada Tanrı ona kendi kurallarını koymasına izin vermiştir: “Şarap mı istiyorsun? Peki, iç bakalım, ne olacağını görelim.”
Noah’ın bu iki rolü birden oynaması ne anlama geliyor? Sonraki yazıda bunu keşfetmeye devam edeceğiz.
Kaynak: Rabbi David Fohrman