İddia: “Yahudi Olmayanlar İnsan Değildir” (Baba Mezia 114a-114b). Sadece Yahudiler insandır.
Tora’nın en kapsamlı emirlerinden biri, Talmud bilgelerinin “Tora’nın büyük bir prensibi” dediği ve “tüm Tora’nın temeli” olduğunu ilan ettiği Ahavat Yisrael emridir.
“Komşunu kendin gibi seveceksin.” [Vayikra (Levililer) 19:18]
Rabbi Akiva: “Bu, Tora’nın en önemli ilkesidir.”
Esasen, bu emir, bütün Yahudilerin birliğine, sanki tek bir varlık oluşturduğuna işaret etmektedir. Bu nedenle, bir Yahudi’nin olumsuz ya da olumlu bir eylemi tüm Yahudi ulusunu bağlar. Bir emrin herhangi bir Yahudi tarafından yerine getirilmesi Yahudi halkına güç verir. Her Yahudi, dünyanın en uzak köşesindeki bir Yahudi bile, tüm Yahudi halkının bir parçası olduğunu ve tüm Yahudi ulusunu temsil ettiğini bilmelidir. Çünkü, tüm Yahudiler Tek ve aynı Tanrı tarafından verilen tek ve aynı Tora’ya sahiptir, sadece emirleri daha fazla gözeten veya daha az gözeten Yahudi vardır. Bir Yahudi’ye bir etiket yapıştırmak, Yahudi olma özünü değiştirmez.
Talmud (Şevuot 39a), günahın bir başka günahı etkilemesini tartışırken, şu cümle ise sona erer: “Kol yisrael arevim zeh bazeh.“
Bu Aramice cümle, tüm İsrael’in birbirinden sorumlu olduğu anlamına gelir. Bu ifade, Yahudi yasası içinde toplumsal sorumluluk kavramının temelidir. Eğer bir Yahudi başka bir Yahudi’yi günah işlemenin eşiğinde görürse bir adım atma ve yardım etmek zorunluluğu vardır. (Bakınız Levililer 19:17). Dahası, tüm Yahudilere, diğer Yahudilerin yiyecek, giyecek ve barınma gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlama yükümlülüğü getirmektedir. Sadece bir Yahudi olması nedeniyle, diğer Yahudilerin iyi olmasından sorumludur. Tüm Yahudi ulusu tek vücut gibi hareket etme zorundadır.
Bu ve başka nedenler dolayısıyla, Tanah boyunca Tanrı, Yahudi ulusunu tekil şahıs kipinde, bir insandan bahsediyor gibi anlatmakta, İsrael’i bir insan gibi kişileştirmekte, Yahudi ulusunu “oğlu” olarak tanımlamakta, Yahudi ulusunun başına gelenleri bir insanın başına gelmiş gibi anlatmaktadır. Çok sayıdaki örneklerden birkaçı şunlardır:
Egemen Rab diyor ki, “Halkım gurbette yaşamak için önce Mısır’a inmişti. Şimdi de Asurlular O’nu ezdi…” (Yeşaya 52:4-5)
“Uluslar Senin zaferini, bütün Krallar görkemini görecek. Rab’bin kendi ağzıyla belirlediği yeni bir adla anılacaksın. Rab’bin elinde güzellik tacı, Tanrın’ın elinde krallık sarığı olacaksın. Artık sana “Terk edilmiş”, ülkene “virane” denmeyecek; Bunun yerine sana “Sevdiğim”, ülkene “Evli” denecek. Çünkü Rab seni seviyor, ülken de evli sayılacak.” (Yeşaya 62:2-4, 12)
“Tanrı şöyle diyor: Yisrael Benim Oğlum; Behorum’dur. Sana [defalarca] Oğlum’u salıver ve Bana ibadet etsin dedim.”(Çıkış 4:22-23)
“Korkma, Ey Kulum Yaakov, Yılma, Ey Yisrael diyor Rab…“(Yeremya 30:10)
“Korkma, Ey Kulum Yaakov, Yılma, Ey Yisrael… Korkma, Ey Kulum Yaakov, Çünkü Ben seninleyim” diyor Rab.” (Yeremya 46:27-28)
Şimdi, başa dönelim ve iddiaya tekrar bakalım:
Yahudiler’in sadece Yahudiler’i insan olarak gördüğü, Yahudi olmayanları ise insan olarak görmediği iddiası, Yahudi temel prensiplerine elbette aykırıdır. Talmud’a göre, hem Yahudiler, hem de Yahudi olmayanlar aynı derecede insandır ve bu iddiayı öne sürebilmek için ne yapıldığını beraber görelim.
Talmud Bava Metzia 114b
Rabbi Şimon Ben Yoḥay, Yahudi olmayan insanların mezarlarının, tame (ritüel olarak saf olmama hali) yaratmadığını söyler, belirtildiği gibi: “Ve siz, koyunlarım, otlağımın koyunları, insansınız…” (Ezekiel 34:31), size Yahudi halkının “insan” olarak tanımlandığını, Yahudi olmayanların “insan” olarak tanımlanmadığını öğretir. Tora, çadırdaki ritüel kirlilikten bahsederken: “Bir adam çadırda ölürse…” (Sayım 19:14) dediği için, çadır ile ilgili kirlilik Yahudi olmayan kişiler için geçerli değildir.
Talmud Keritot 6b
Bir kişinin, kutsal mesh yağını hayvan veya kaplara sürmek için kullanması, mesh yağının kutsallığını ihlal etmek konusunda suç değildir. Belirtilmiş olduğu gibi (Çıkış 30:32) “İnsan (Adam) bedeni üzerine dökülmeyecek.…”tir ve hayvan ve kaplar insan değildir. Ölü bedenler üzerine süren kişi de masumdur, çünkü; o ceset olarak adlandırılır, insan olarak adlandırılmaz. O halde, Yahudi olmayan kişilere süren kişi neden masumdur? Onlar insandır! Hayır, belirtilmiş olduğu gibi (Ezekiel 34:31) “Ve siz [İsrael] koyunlarım, otlağımın koyunları, insansınız (adam)…”
Sen [İsrael, ayetin konusu] insan (Adam) olarak adlandırılmaktadır ve Yahudi olmayan insanlar insan (Adam) olarak adlandırılmamaktadır. İlk bölümün konusu, bir çadırda ritüel saf olmamaya yol açma (Sayım 19:14) ile ilgilidir. “Bir adamın (Adam) çadırda ölmesine ilişkin öğretidir…” Talmud, Ezekiel’den, “Adam” teriminin sadece Yahudiler’e uygulandığını öğrendiği için, ritüel saf olmama da sadece “Adam” olarak tanımlanan Yahudiler için geçerli olmalıdır.
Benzer şekilde, ikinci bölüm Çıkış 30:32’den bir insana (Adam) kutsal mesh yağının süren kişinin sorumlu olduğunu öğrenir. Sadece Yahudiler’e “Adam” dendiği için, sadece bir Yahudi’ye kutsal mesh yağı süren kişi sorumludur. Talmud’un Yahudi olmayan kişileri alt-insan olarak gördüğü iddiası bu bölümden elde edilir. Ne de olsa Talmud, Yahudi olmayan kişilere “Adam” insan dememektedir, öyleyse Yahudi olmayan kişileri alt-insan olarak görüyor olmalıdır. İlginçtir, Yahudi olmayan kişileri üst-insan olarak görüyor olması ihtimalinden hiç bahsedilmez.
Aşağıda, görünüşte yukarıdaki iki alıntıya karşıt, Talmud’un Yahudi olmayan kişileri nasıl gördüğünü belirten iki alıntı sunulmuştur:
Talmud Gittin 47a
Yahudi olmayan bir kişi çukur ve mağara kazmak için İsrael’de toprak satın alma hakkına sahiptir, belirtildiği gibi (Mezmurlar 115: 16) “ Gökler Rab’bin gökleridir; fakat yeri insanlara (Bnei Adam= Adam oğulları) verdi.”
Talmud Avodah Zarah 3a
Rabbi Meir şöyle derdi: Tora çalışan Yahudi olmayan bir kişinin, Yahudi bir Koen Gadol gibi olduğunu nasıl bilebiliriz? Şu ayetten (Levililer 18:5) “… eğer bir adam (HaAdam) onları yaparsa (ör: çalışırsa), onlarla yaşayacaktır [diğer dünyada]” öğreniriz.
Gittin’den Talmud’un Bnei Adam (Adam oğulları) ifadesinin Yahudi olmayan kişileri de kapsadığını görmekteyiz. Avodah Zarah’tan Talmud’un “HaAdam” (insan) teriminin de Yahudi olmayan kişileri içerdiğini görüyoruz. Bu durumda, Talmud’un Yahudi olmayan kişileri insan olarak kabul ettiği açık olduğu halde, Bava Metzia niçin Yahudi olmayan kişileri Adam (insan) olarak tanımlamamaktadır?
Açık yanıt, bunların farklı terimler olduğu ve yalnızca yüzeysel bir okumanın Bava Metzia’daki “Adam” terimini insan olarak nitelendirebileceğidir. Yahudi olmayan kişiler, elbette biyolojik olarak insandır; Yahudiler ve Yahudi olmayanlar arasında fizyolojik bir fark yoktur. Nihayetinde bütün insanlar aynı atalardan, Noah ve Adam’dan gelmektedir.
Ancak, Yahudiler birleşik bir millet olarak tek bir organik varlıktır. “Komşunu kendin gibi seveceksin” ve “Kol yisrael arevim zeh bazeh” ilkesi gereğince her Yahudi diğerine yakın aile bireyi olarak davranmak zorundadır ve her biri diğerinin eylemlerinden sorumludur. Talmud, İbranice “Adam” kelimesini gördüğü zaman, bunu bir zamanlar tek kişi olan Yaratılış Kitabı 1-5 bölümlerinde anlatılmış Adam’a yapılan bir ima olarak görür ve bunu, sanki tek kişiymiş gibi bir organik birim olan Yahudi ulusuna atıf olarak anlatır. Yahudi olmayan kişiler, Yahudiler’in ulusal bağına dahil değildir ve bu nedenle bu kavramın dışında tutulur.
İnsanlara atıfta bulunan diğer terimler, örneğin Bnei Adam (Adam oğulları) veya HaAdam (insan), Yahudiler kadar Yahudi olmayan kişilerin de açıkça dahil olduğu gibi homo sapien türüne atıfta bulunur. Bu nedenle, yalnızca Yahudi ulusunu bağlayan, “ritüel olarak saf olmama hali (tame)” ve “kutsal mesh yağı” gibi konularda Talmud, organik Yahudi ulusunun bir parçası olmayan diğer ulusları haklı olarak bu birliğin dışında görür. Arazi alımı veya manevi durum gibi bireysel meselelere ise Yahudi olmayan kişiler de dahil edilir.
Kutsal Kitabınızı bilin!
Kutsal Kitabınızı bilirseniz, kimse inancınızı ve Tanrı ile olan bağlantınızı çalamaz.
Kaynak: Gil Student, myjewishlearning.com