Yaratılışın Altı Günü Neyi Anlatıyor? (2)
vayomer elokim yehi or vahyi or
“Işık olsun” dedi ve ışık oldu
Yaratılış 1:3
Göklerin ve yerin yaratılışından daha sonra Tora’nın 3.ayetteki şu kelimeleri ile “וַיֹּ֥אמֶר אֱלֹהִ֖ים”
ve Tanrı dedi (Yaratılış 1:3) : Tanrı’nın işi açığa çıktı.
Yaratılış anlatısında, Tanrı’nın potansiyel durumdan görünür hale dönüştürmesi “dedi” olarak ifade edilir. “Tanrı …… dedi” ifadesi, önceki yazıda “O emretti ve belirdi” (Mezmurlar 33:9) ayetinde belirtilmiş olduğu gibi, yaratılmış olanın açığa çıkma emrini gösterir.
Tanrı’nın “….gördü” ifadesi de, açığa çıkan varlığın kalıcı varlığının tesis edilmesini ifade eder. Bu nedenle, bir varlığın varlığını devam ettirebilmesi tümüyle Tanrı’nın arzusuna bağlıdır. Bu arzu bir anlığına ayrılsa, mevcudiyetleri sona erer. Bu nedenle Tora,
Tanrı ışığın iyi olduğunu gördü
Yaratılış 1:4
dediğinde, bunun anlamı Tanrı’nın ışığın kalıcı varlığını istediğidir. Bu ayette, yaratılış dizisinden farklı olarak Tanrı “ışığın” ismini vererek, “iyi olduğunu” söylemektedir. Oysa, 10, 12, 18, 21 ve 25. ayetlerde, “Tanrı, bunun iyi olduğunu gördü” demektedir. Tora’nın 4.ayette iyi olanın ışık olduğunu isim vererek söylemesinin nedeni, diğer ayetlerde olduğu gibi “o” zamirini kullanması durumunda, birinci ayetteki “gökler ve yeri” kastediyor gibi görüneceğidir. Oysa, gökler ve yer ilk gün yaratıldıkları gibi kalmamış, örneğin, gökyüzü ilk gün yaratılan maddeden ikinci günde yapılmış, üçüncü günde sular ve toprağın ayrılması ile, kuru toprak (haaretz) yapılmıştır. Ve bundan sonra, kalıcı varlıkları için Tanrı onların “iyi olduğunu görmüştür.” Bu nedenle, 10. ayette,
Tanrı, kuru toprağa “Yeryüzü” adını verdi ve suların biriktiği yere “Denizler” adını verdi; Tanrı bunun iyi olduğunu gördü.
Yaratılış 1:10
dediğinde, Tanrı’nın iyi olduğunu gördüğü “o” zamiri, ilk gün yaratılan ve yapımları üçüncü günde tamamlanan deniz ve karayı işaret eder. Dikkat ederseniz, ikinci günde “iyi olduğunu gördü” ifadesi yer almazken, üçüncü günde iki kez “iyi olduğunu gördü” ifadesi kullanılır. Bunun nedeni, ikinci günde suları yapma işi tamamlanmamıştır. Üçüncü günde ise hem suları yapma işi tamamlanmış hem de üçüncü güne özel iş tamamlanmıştır.
Tanrı ışığın iyi olduğunu gördü; Tanrı ışık ve karanlığı birbirinden ayırdı.
Yaratılış 1:4
Bu ayette geçen “karanlık”, ikinci ayetteki elemental ateşi işaret eden “karanlık”tan farklıdır. 4.ayetteki “karanlık” ışığın yokluğunu ifade eder.
Kabalistik bir bakış açısından, “Elokim, “Işık olsun” dedi ve ışık oldu” kelimeleri ışığın ilk yaratılışını tanımlamamaktadır.
Işığın yaratılışından “bereşit” kelimesi ile başlayan ayette zaten bahsedilmiştir. Bu nedenle Roş Aşana 12’de Talmud şöyle der: “Bereşit” kelimesi Tanrı’nın evreni yarattığı on sözden biridir. Bu emir, o sırada hala görünmez, gizli olan ışığa bir atıf içeriyordu. Tora “ışık olsun” emrini bildirdiğinde, daha önce gizli olan ışık açığa çıktı demektir. Tora, “ויהי כן” yani “varlığa geldi” dememektedir. Bu ifade, ışığın yeni yaratılmadığını belirtir. Yeni olan, ışığın görünür hale gelmesidir.
Işık, ilk gün yaratılmıştı ve Tanrı 1:15 ve 1:17 ayetlerinde gökyüzüne ışık veren gökcisimleri ile ilgili şöyle söyler:
Ayrıca gökyüzü kubbesinde, yeryüzünü aydınlatmak için birer ışık kaynağı olacaklardır”; ve öyle oldu.
Yaratılış 1:15
Tanrı onları, yeryüzünü aydınlatmaları için gökyüzü kubbesine yerleştirdi.
Yaratılış 1:17
Bu ayetlerin anlamı şudur: Işık, ilk gün yaratılmış sonra açığa çıkmış ama yeryüzüne ulaşmamıştı. Yani ışık, yeryüzünü henüz aydınlatmıyordu. Ayet, bize gökyüzünde ışık veren gökcisimlerinin yaratıldığı zamanı değil, bu gökcisimlerinin ışığının yeryüzünü aydınlatmaya başlamasını yani yeryüzünden bakıldığında bu gökcisimlerinin açığa çıkmasını ve aydınlatacakları yeryüzünün ortaya çıktığını bildirmektedir. Gökler, tüm içerikleri ile ilk gün yaratılmıştı. Ayetin düz anlamı ile yeryüzünü aydınlatmaları için, yeryüzünün biçimlendirilmesi (gök ile suların ayrılması, sular ile karanın ayrılması) gerekiyordu ki aydınlatılacak bir yeryüzü olabilsin. Bu nedenle Tora şöyle der:
Tanrı, kuru toprağa “Yeryüzü” adını verdi
Yaratılış 1:10
Işık veren gökcisimlerinin yeryüzünü aydınlatabilmeleri için elbette önce “yeryüzünün” biçimlenmesi gerekiyordu ki bu biçimlendirme üçüncü günde tamamlanmıştı ve bu nedenle Tanrı “iyi olduğunu görmüştü.”
Devam edecek.
Üçüncü Bölüm’ü okumak için tıklayınız.
Kutsal Kitabınızı bilin!
Kutsal Kitabınızı bilirseniz, kimse inancınızı ve Tanrı ile olan bağlantınızı çalamaz.